Koronavirüs salgını neo-liberalizmin iflasını sergilerken, kapitalist sistemin kriz dinamiklerini ve çelişkilerini de açığa çıkartarak dünyayı derin bir ekonomik ve finansal krize doğru sürüklüyor.
Türkiye’de Meclis’in Libya’ya asker gönderme kararını aldığı günlerde, ABD İran Devrim Muhafızları Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani’yi Irak’ta öldürdü. Ardından da Üçüncü Dünya Savaşının fitilinin ateşlendiği yönünde yorumlar yapılmaya başlandı.
Britanyalı Marksist iktisatçı Michael Roberts, bu yazısında meselenin iktisadi yanına ışık tutan yazısında, onuncu yılını dolduran küresel krizin yapısal nedenlerini inceliyor. Roberts, kâr oranlarında gözlemlenen yapısal düşüş eğilimi nedeniyle ABD ekonomisinin patinaj çekmekte olduğunu hem teorik bir çerçeveye, hem de verilere dayanarak ortaya koyuyor.
Bu çalışma göç, ırk ve sınıf arasındaki diyalektiğin berrak bir şekilde anlaşabilmesi için serbest dolaşım yanlısı Kuzey burjuvazisi ile yerlici Güney burjuvazisi arasındaki çatışmayla kuşatılmış Amerikan sanayileşmesinin ihtiyaçlarına hizmet eden, katmanlı bir yedek sanayi ordusu bağlamına oturtulması gerektiğini iddia ediyor.
Türkiye ekonomisinin sorunları nedeniyle ufak esintiler dahi ekonomik bir fırtına yaratabilir. Kaldı ki ülkedeki en büyük finansal kuruluşlardan birisinin uluslararası ödeme sistemlerinden çıkartılması ya da uluslararası faaliyet yürütemeyecek hale getirilmesi, bugünden öngörülemeyecek bir finansal çalkantıya yol açar.
Görevimiz, bu savaşı ezilen halkları, sömürge ve yarı-sömürge haline getirilmiş tüm halkları soyan, sömüren, baskılayan, katleden ve onları bir zamanlar emperyalizmin nimetlerinden faydalandırdığı kendi proletaryasına “düşman” olarak belleten ancak şimdi bu proletaryanın da en temel haklarına göz dikmiş olan egemenlerin birer soyguncu ve parazit olduğunu ifşa etmenin aracı olarak kullanmaktır.