İngilizcesinden çeviren: Canan Kaplan
2008 krizinden önce Demokrat Parti, Jimmy Carter’in 1977-1981 arasında başkanlık yaptığı dönemden beri, kendisini yeni neoliberal düzenin daha az muhafazakar ve daha modernleştirici kanadı olarak sağa doğru konumlandıran ve böyle ifade eden bir eğilim izliyordu. Sol 1990’larda iyice düşüşe geçtiğinden Demokrat Parti, Cumhuriyetçi Parti’yi destekleyen gerici beyazları tekrar kazanmak için, neredeyse tamamen açık ırkçı politikalar izleyebildi.1 Ancak bu eğilim, 2008’de ekonomik krizle birlikte durdu. Liberal burjuvazi, Amerikan kapitalizminin uzun dönemli dirliğine odaklanan Carter dönemi öncesi Keynesyen bir ekonomi politikası izleyen politikacılar tarafından temsil edilmeye başlandı. Barack Obama, Demokrat Parti’nin bu “daha insani” yüzünün geri dönüşünü, önce ön seçimlerde 1990’ların Demokratik gericiliğini temsil eden Hilary Clinton’u, ardından genel seçimlerde ─ sonraları tüm dünyada aşağılanan ─ George W. Bush’un Cumhuriyetçi müttefiki John McCain’i yenerek temsil ediyordu.
Bu politikaların, proletaryanın ve proleterleşen küçük-burjuvazinin yaşam standardı için gerçek bir iyileşme öngörmemesi, 2010’larda, İspanya’daki Indignados ve İstanbul’daki Gezi ayaklanması gibi diğer halk hareketleriyle eş zamanlı olarak giden Occupy Wall Street de dahil olmak üzere yeni hareketlerin ortaya çıkmasıyla sonuçlandı. Mevcut Amerikan solu açısından yeni bir canlılık içermemesine ve yeni bir sol örgütlülüğün oluşmasına yol açmamasına rağmen, Occupy Wall Street gelir eşitsizliğine odaklanan, özellikle de ekonomik krizden ve küçük-burjuvazinin uğradığı statü erozyonundan doğru genişleyen bir eşitsizlik söylemini ulusal söylemin içine katmayı başardı. Ayrıca Occupy, takip edecek olan yılların sol aktivizmine deneyim ve bilgi aktardı, gençleri solla tanıştırdı.
Birçoğu üniversiteyi terk etmek ya da eğitimlerine devam etmek için ödeyemeyecekleri borçlar almak zorunda kalan bu güvencesiz küçük burjuva gençler, hem Bernie Sanders’in 2015-2016 seçim kampanyasında hem de Amerika Demokratik Sosyalistleri bünyesinde önemli bir güç olagelmiştir. Sanders’in başkanlık seçimi kampanyasına kadar Amerika Demokratik Sosyalistleri, 1960’ların ve 70’lerin şimdilerde yaşlanmış radikal öğrencilerinden oluşan eski bir reformist yapıydı.2 Bu demografik etmen, Sanders ve Clinton seçmenleri arasındaki sınıf farkından bile daha temel olan belirgin yaş eşitsizliğinde3 ve Demokrat sağın bile ‘küçülmekte olan’ orta sınıfı koruma çabasında görülebilir.4
Bernie Sanders, Vermont Eyaleti’nde ve Senato’da 2015 yılına kadar 30 yıldan fazla bir süredir sosyal demokrat politikaları savunuyordu, ancak ekonomik kriz ve Occupy Wall Street‘in getirdiği nesnel koşullardaki değişikliğe kadar ülke çapında herhangi bir başarı veya tanınırlık elde edememişti. Sanders’in 2015 başkanlık kampanyasının başlangıç duyurusu önceleri liberal medya tarafından ciddiye alınmadı5 ve 2000’li yıllarda sola yakın Dennis Kucinich’in sonuçsuz kalan hamlesine benzer şekilde karşılandı. Bununla birlikte, Sanders yeni radikalleşmiş gençler arasında hızla popülerlik kazanmaya başladığında, özellikle de ön seçim zaferleri elde ettiğinde alimlerin tonları, alaydan felaket tellallığına doğru evrilmeye başladı.6
Proletaryanın kriz sonrası radikalleşmesi, Demokrat Parti ön seçimlerinde Clinton ve Sanders’a oy verenleri karşılaştırarak gösterilebilir. Iowa Eyaleti’ndeki parti kurultayında yılda 100.000 ABD Dolarından fazla kazanan delegeler arasında Clinton, 50.000 ABD Dolarının altında kazanan delegeler arasında ise Sanders kazandı.7
DSA, ilk destekçileri arasında yer aldığı Sanders kampanyası sayesinde, Sanders tarafından da kullanılan, yeni ve popüler ‘demokratik sosyalist’ unvanını benimseyen gençlerle temas kurdu. Sanders’in 2016’da Clinton’a karşı ön seçimleri kaybetmesinden sonra, Clinton genel seçimlerde İngiltere UKIP ve Alman AfD partilerinde açığa çıkmış benzer bir milliyetçi dalgayı sürükleyen Donald Trump’a yenildi. Yine de, Sanders destekçilerinin birçoğu daha sonra DSA’da aktif kaldı ve liselerde ve üniversitelerde Genç Demokrat Sosyalistler şubeleri de dahil olmak üzere onlarca yeni şube kurdu.
Bu büyük sol çatı örgütlenmesi içinde daha proleter ve daha radikal sol siyaset unsurları da bir araya geldi. Resmi DSA anarşist grupları8 ve DSA içinde ses bulmaya başlayan aktif Marksist-Leninistler bulunmakta.9 DSA’nın içindeki sosyal demokrat ve radikal unsurlar arasındaki gerilim, bu yeni genişleme döneminde, polis sendikasında örgütleyici olan birinin DSA Ulusal Siyasi Komitesi’ne katılmasıyla ilgili çıkan tartışmalarla belirginleşti.10 Örgütün iki kanadı East Bay DSA (San Francisco Körfezi’nin doğusunda kalan şehirleri kapsayan DSA birimi) gibi birçok yerel şubenin kontrolü üzerinden de çatışmaya girmiştir.11
Sosyal demokratik kanat, özellikle Julia Salazar ve Alexandria Ocasio-Cortez gibi adayları, şimdilerde de Bernie Sanders’in 2020 başkanlık kampanyasını destekleyerek seçim siyasetine odaklandı. Bu kanat, 2019’da gerçekleşecek DSA genel kurulunda konunun tartışılmasını ve oylanmasını beklemeden ihtilaflı bir şekilde Sanders’i destekleme konusunda tüm DSA birimlerini kapsayan bir oylama yaptı. Böylelikle Sanders’in desteklenip desteklenmeyeceği, eğer desteklenirse 2020 kampanyasına nasıl katkı sunulacağı gibi başlıklar hakkıyla tartışılmadı. Bu durum, Demokrat Parti yanlısı ve seçim siyasetini benimseyen sosyal demokratlar ile radikalleşmiş gençliği temsil eden DSA içindeki seçim karşıtı ya da seçimde değişim isteyen unsurlar arasında daha derin bir çatlak oluşturdu.
DSA’nın sol kanadı ve DSA’nın dışındaki Troçkist ve Marksist-Leninist unsurlar, seçimlere bu türden bir odaklanmaya karşı çıktılar. DSA Seattle solundan çoğu kişi de sağın diğer çalışmaları dağıttığı ya da baltaladığından şikayet etti. DSA’nın sağ kanadıysa, mahalle düzeyinde örgütlenme çalışmasının ultra-solculuk olduğunu veya en azından bundan daha önemli olan, ilerici unsurların seçim kazanarak koltuk elde etmesi hedefinden sapma olduğunu iddia ediyor.12 Bu arada, önceleri Yeni Komünist Parti – İrtibat Komitesi (NPC-LC) bünyesinde bulunan ve seçim siyasetine cepheden karşı Maoist unsurlar, reformistlerle birlikte çalışmanın bir sınıf ihaneti olduğunu söyleyerek DSA’yı bütünüyle mahkum etti13 ve ölü domuz kafası gibi araçlar da dahil olmak üzere küçük vandalizm eylemleriyle tepki verdi. Tüm Kuzey Georgia örgütü de dahil olmak üzere, DSA içindeki bazı Marksistler, DSA sağının kontrolünden duydukları memnuniyetsizlik nedeniyle ayrıldılar. Ocasio-Cortez gibi DSA saflarından Temsilciler Meclisi’ne seçilenler, Yeşil Yeni Anlaşma gibi daha temel politikaları ana akım siyaset söylemine yerleştirirken, diğer yandan Demokrat Parti bayrağı altında seçilmiş olan DSA dışı solculara kıyasla anti-emperyalizm konusunda sınıfta kaldılar.14
DSA’nın yakın geleceği şüphesiz ki, örgütün çalışmalarını Demokratlar Parti lehine kampanyalara sabitlemeye çalışan öncü sağ ile Demokrat Parti ile ya hiç ilişki kurmamayı tercih eden, ya da bu ilişkiyi eleştirel bir zeminde kurarak parti tabanını sola çekmeye çalışan, parlamento dışı siyasete odaklanan DSA solu arasındaki büyümekte olan gerilim tarafından şekillendirilecek. Parti, Demokrat Parti tabanını sola ve daha aktivist bir faaliyete sokmanın bir yolu olarak ya hiç ya da çok daha kritik bir şekilde değil. Kazananı kim olursa olsun bu mücadele, DSA ABD’nin en geniş sosyalist örgütü olmaya devam ettiği ve ABD ana akımının gözünde solun fiili yüzü olduğu için ABD’deki sosyalist siyasetin yönünü önemli bir derecede belirleyecektir.
Dipnotlar
4) https://www.timeinc.net/fortune/longform/shrinking-middle-class-math
5) https://www.nytimes.com/2015/04/30/us/politics/bernie-sanders-campaign-for-president.amp.html
9) https://struggleforanewworld.org
10) https://seattledsa.org/2017/08/seattle-dsa-steering-committee-statement-danny-fetonte/
11) https://dsa-lsc.org/2017/12/18/statement-regarding-disciplinary-matter-in-east-bay-dsa/
12) https://mobile.twitter.com/MW_Unrest/status/1086678105194983424
13) https://mobile.twitter.com/pghdsa/status/1066526715487367169